E-ticareti arada ben de kullanmıyor değilim. Oysa o kadar yaşamın içinde ve genç nesiller için alışveriş denince ilk o akla geliyor. Pazarlara, kapalı çarşılara, alışveriş sonrası soluk almak için oturduğumuz kafelere veda etmek düşüncesi bir an beni korkutuyor.
E-ticaret sosyal yaşamımızı ilişkilerimizi nasıl etkileyecek?
Global köye dönüşen bu dünyada bizi birbirimize yakınlaştırırken kültürlerimizi nasıl etkileyecek?
E-ticarette global bir firma olmak için stratejilerimiz nasıl olmalı?
E-ticarette rekabeti artıracak bugün bilmediğimiz hangi kriterler hayatımıza katılacak?
Tabii ki, e-ticaret konusu oldukça geniş kapsamlı ve ilgi çekici bir konu. İşte bu yazımda e-ticaretin sosyal yaşam, kültür, küresel stratejiler ve rekabet üzerindeki etkilerini detaylandırarak anlatmak isterim. E-ticaret fark ettirmeden hayatımıza sızmışken neler değişecek ?
1. Sosyal Yaşam ve İlişkiler
E-ticaretin yükselişiyle birlikte fiziksel mağazalarda geçirilen zamanın azalması, sosyal etkileşim dinamiklerini nasıl etkiliyor?
Bireyselleşen alışveriş deneyimi
Bir alışveriş merkezinde bir araya getirme olanağımızın olmadığı kadar çeşitli marka, ürün ve manken seçeneğiyle internette görüntüleme şansımız var. Zamana karşı yarışın her gün arttığı bugünlerde kısa zamanda bu kadar ürün ve markayı görmek keyifli. Ancak dokunamamak, üzerinde deneyemiyor olmak insanın eliniz biraz korkak alıştırıyor. Üzerimde deneme şansım olsaydı sorusu hep kafalarda dolaşıyor. Bir de arkadaşım görseydi üzerimde sorusu da onu takip ediyor. İşte ben daha çok bir de arkadaşım görseydi sorusuna dikkat çekmek istiyorum. Hey! Artık arkadaşlarımla alışverişe gidip, gevezelik edip, onların da beğendiği bir şeyi satın alıp sonra iki laf edip kahve içtiğimiz keyfimiz elimizden mi alınacak? Evet, evet hem o hem de sosyalleşmeyi azaltacak, dikkat…
Sanalda mağazalar gezip, güzel mankenlerin üzerinde gördüklerimi alamadığımda ne hissedeceğim. Göz görmeyince gönül katlanırmış da onca güzel ve gönlüne düşen ürünleri alamayınca ne olacak. Hele de senin alamadığın ürünleri bir başkasının üzerinde görünce… Acaba bugün aklımıza gelmeyen sosyal çatışmalara çanak mı tutacak? Aklıma hep saman altından yürüyen su geliyor. Rahat, kolay ve bana özel diye düşündüğümüz yeni satın alma alışkanlığı yaygınlaşırken bizden özellikle sosyal ilişkilerimizden bir şeyler alıp gidecek gibi.
Çevrimiçi alışverişin artması, insanların ürün ve marka tercihlerini nasıl değiştiriyor?
Mağazaya gidip bize yakışanı, ruhumuza dokunanı, bana özeli bulmak yerine satın alanlardan yüksek puan alanı seçmek, başkalarının yorumlarına göre bakış açını şekillendirmek bize nasıl bir yol açacak. İlk başlarda küçük esnaf bundan nasıl etkilenecek kaygısıyla cılız itirazlar ettiğimiz bu e-ticaret modeli kendi içinde bizleri yeni devler mi yaratacak? Sanal ortamda sanal devler, gerçek kaliteli ve size yakışacakları bu karmaşa da yok olmasına mı sebep olacak?
Ah! Kocaman başka bir soru? İnternette gezerken gözünüze takılan, beyninizde alsana alsana sesleri dolaşan ürünün sosyal medyada gezinirken karşınıza çıkmasına ne demeli. Yeni bir tüketim sarmalına girmek mi? Kredi kartı borçlanma sorununun iyi ve derinleşmesi mi?
E-ticaretin, sosyal medya ve diğer dijital platformlarla entegrasyonu, tüketici davranışlarını nasıl etkiliyor?
Nesnelerin internetini dijitalleşme için konuşurken acaba aklımızın bir ucunda duyguların interneti var mı? E-ticaret sitelerinde gezinirken ve alış veriş yaparken kendimize has duygusal haritamız hakkında nasıl bilgiler bırakıyoruz biraz veri analizi bilenlerin tüm verilere ulaşabildiği bugünün internet alt yapısında? Hadi bu önemli değil diyelim. Peki birilerinin sizin duygusal haritanızı şekillendirmeye yöneldiğini ve bunu ticari amaçlı kullandığını düşünün? Zor mu? Hayır ne yazık ki değil?
Sadece bilin istedim.
2- Kültürel Etkiler
E-ticaret sosyal yaşamımızda, ilişkilerimizde ve alışkanlıklarımızda değişiklik yaparken ilerleyen zamanlarda kültürümüzü de değiştirecek. Tabii ki olumlu yanları olacak ancak riskleri de görüp önlem almakta fayda var.
E-ticaret, farklı kültürleri birbirine yakınlaştırırken, bu kültürlerin ürün tercihleri ve alışveriş alışkanlıkları üzerindeki etkisi nedir?
Farklı kültürlerin ürünlerini görmek, özellikle farklı kültürden birisinin bize özel ürünleri satın alıp yorumlarını okumak insana zenginlik ve farklı bakış açıları katan bir şey. İtiraf edeyim e-ticaret sitesinde özellikle farklı kültürlerden kişilerin yorumlarını okuyorum. Hem bize bakışları ilgimi çekiyor hem de kendi öz düşüncelerini ifade edişleri.
Bizim alışveriş alışkanlıklarımıza gelince, Bursa ve İstanbul’da kapalı çarşı gezmenin keyfinden vaz geçmek istemiyorum. Çarşıyı gezenlerin gözlerindeki heyecanı, beğendiklerinin önünde beklerken kurdukları hayallerin yüzlerindeki yansımayı, geçmişin bugünün gençlerdeki izlerini görmeyi seviyorum ve bunun kaybolmasını istemiyorum.
E-ticaretin globalleşme sürecinde kültürel farklılıkları nasıl yönetebiliriz?
Tabii ki globalleşelim her bir farklı kültür dokunabileceğimiz kadar bize yaklaşsın ama bizimkileri yok etmesin. Alıştığımız bize zenginlik katan atalarımızın izlerini taşıyan hiçbir şey yok olmasın. Bursa Koza Han’da torunum ile gezelim, birlikte bir nefes alıp kahve içerken İskoç eteklerden dönüşen yeni model etekleri hologramlarımız giysin birbirimize gülelim.
3- Global Bir Şirket Olmak
E-ticaret bugünün işletmelerine ve işletme olma yolunda ilerleyen bireysel girişimlere global bir işletme olama şansı tanıyor. Tanınırlığı için yatırıp yaparak global e-ticaret sitelerine girme şansları var. Burada da dikkat etmemiz gereken tez canlı olmamak. Yeni müşteriler özellikle de farklı kültürdeki müşterileri kazanmak uzun bir yolculuk. Görünürlüğünüzü sağlayacaksınız, deneyim yapabilecek müşterilerle özel iletişime geçeceksiniz, onlarla empati kurarak değişime hazırlanacaksınız. Uzun bir yolculuk. Sabra, özveriye, incinmeden dönüşmeye ve hızlı değişimi önceden görmeye ihtiyacınız var. Asla pes etmeyin, kazanma inancınız her gün yeni doğan güneşle artsın ve yaşamınıza aksın.
4- Rekabet ve Yenilik
E-ticaret rakiplerin sayısını artırırken müşteriye hizmette yarışı ve yenilikçiliği tetikliyor. Benzer ürünleri menşei ve bulunduğu coğrafyadan bağımsız tüketicinin önüne sunuyor ve bir tık ile evine taşıyor. Müşteri beklentilerini artırdığı gibi fark yaratacak yeni ürünler için potansiyel müşterilerin oluşmasını sağlıyor. Tabii ki çok dile getirmek istemesek de tüketimi körüklüyor. Rakipler arasındaki yarış bir süre sadık müşteriler arasında da cüzdanı boşaltan bir yarışa dönüşüyor.
Müşteri Sadakati Oluşturma
Müşteri ile ürün arasında duygusal bağ oluşturma yolculuğunu marka ve müşteri arsındaki duygusal bağlılığa çevirmek müşteri sadakatinde ulaşmak istediğimiz
son nokta. Bu müşterinin mevcut ürüne olan ilgisini yeni çıkacak bir ürüne de yansıtmasını sağlıyor. Marka tanınırlığının ilk adımı müşterinin güvenini sağlamak olsa da devamlılığını sağlamak için müşteriyi özel hissettirecek bir şeyler yapmam gerekiyor. Ürünün yanında küçük bir hediye vermek, isme özel etiketleme yapmak, markanızı bir değer ile bütünleştirmek …
Sonuçta e-ticaret yaşamımızın tam da ortasında. Yavaş yavaş bizlere yaklaşırken, bir maniniz yoksa size gelicez, ürününüzü elden teslim edicez derken hiç de küçümsenmeyecek sosyal ve kültürel dönüşümlere gebe.
Metaverse ile bütünleşerek sanal gerçeklikte kapalı çarşı değil ama metaverse çarşımız olacak. Fiziksel değil ama hologram görüntülerimizle dokunarak, kokusunu alarak, sohbet ederek alışveriş deneyimi yapabileceğiz. Bugün aklımıza gelmeyen bizi kendisine çekecek ve tüketimimizi körükleyecek deneyimler olacaktır.
Hayal gücümüz ve yaratıcılığımız acaba gelecekte bize neler sunacak? Hayal etmeye niyetlendiğim bir ürün kapımı çalıp, tam da bunu istemiştim mi dedirtecek. Yaşayıp göreceğiz…
Farklı pencereler açmak umuduyla zamanınızı çaldım, bir kahve kokusuyla bugünkü yazıma son verirken, her şeyin gönlünüzce olduğu günlere uyanın diliyorum.